Tarihimiz yalanlarla dolu
Çanakkale savaşı denildiğinde komutan olarak hep Alman Limon von Sanders öğretildi ülkemdeki çocuklara
Halbuki Limon Paşa deniz savaşının kazanılması üzerine bu göreve getirildi.
Savaşın en önemli aşaması deniz savaşıydı.
Limon’un kara harekatı sırasında ordularımızın başına getirilmesi Alman genelkurmayın bir planıydı. Onun asıl misyonu İngilizleri savaşın sonuna kadar burada tutmaktı. Eğer kara harekatı sırasında da komutanımız Esad paşa olsaydı savaş bu kadar uzamaz ve bu kadar insan şehit olmaz. Bu da ayrı bir yazı konusu…
Çünkü ingilizlerin donanmasını yenecek bir ülke yoktu ve onlar tüm güçlerini deniz harekatına vermişlerdi.
Boğazı donanmayla yarıp İstanbul’a girmeyi planlıyorlardı.
Müttefikler bile savaşı kaybetmişiz gözüyle bakıyorlardı.
Çünkü yenilmez armadayı kimse yenememişti.
Üstelik dünyanın en büyük ve süper gemisi olan kuin elizabet de savaşa katılmıştı.
Bu nedenle savaşın ilk aşaması olan deniz savaşı bölümü asıl önemli aşamaydı. İş kara harekatını kalırsa düşmanı oyalayabilirdik.
İşte deniz harekatı bölümünde bizim komutanımız Esad Paşa’dır.
Onun uyguladığı strateji savaşı sayesinde zaferi elde ettik.
Ama kimse onu tanımaz.
18 Martı konuştuğumuz bugünlerde bile kimse onun ismini anmaz.
Yaşarken de unutturulmaya terk edildi.
Tüm paşalar Cumhuriyetin nimetlerini yaşayıp paşa paşa yaşarken o yolsuzluklara bulaşmadı
Esad Paşa’ya saygı amacıyla onun yayınlanmış olan anısını okumanızı tavsiye ederim.
Gerçek kahramanları en azından çocuklarımıza öğretelim.
İbrahim Halil ER