Bu face ortamında Müslüman grupların her konuda tartıştıklarını görüyorum. önceleri neden sürekli tartıştıklarını anlamadım. Ama şimdi çözdüm. Bizim Müslümanlar İslami konularda bir çok farklı içtihatların ve yorumların olacağını bilmiyorlar. Sahabelerine bile aralarında görüş ayrılığı olduğunu bilmiyorlar.
Onlar her konuda tek bir görüşün olması gerektiğini düşünüyorlar. Madem kitap ve sünnet bir o halde neden bu görüş farklılıkları diye düşünüyorlar Sanıyorlar ki görüş ayrılıklarına içtihatlar ve mezhep imamları neden olmuş… Onlar, tek tip görüş ve insan istiyorlar Halbuki Allah tek tip bir insan topluluğunu isteseydi insanları kabileler halinde yaratmaz, farklı farklı yaratmazdı.
Görüş ayrılıkları bizim için bir rahmettir. Bizim için dini alanımızı genişletir. Farklı görüş ve yorumlardan korkmamak gerekir. Sapkın görüş bile olsa bize zarar veremez… Çünkü o sapkın görüşlerin hepsinin cevabını selef alimlerimiz vermiştir. Kıyamete kadar çeşitli görüş/yorum/içtihat/cemaat/tarikat/mezhep/fırka olacaktır.
Ayrılıklardan korkuyoruz. Ayrılıklardan korkmamak gerekir. İhtilaflar bize ruhsat ve genişlik olarak döner… Farklı görüşler bizim düşünce dünyamızın ne kadar zengin olduğunu gösterir. Alimlerin içtihat yapmasını yadırgamamak gerekir.
Alimlerin hatalarını alimler cevaplar Şaz görüşler her zaman olur. Mezhep içinde bile şaz görüşler vardır. Biraz daha resmin bütününü görelim…
İbrahim Halil ER
TARTIŞMALARDAKİ HATALARIMIZ
Arkadaşların yaptığı tartışmalarda benim gördüğüm hataların başında şu gelir:
1. Sanki İslam yeni gelmiş, ayet ve hadisleri yorumlamak bize kalmış, bizden başka kimse bu konuları konuşmamış gibi davranıyoruz. Bu yanlış.
2. Tartışmalarda ilmi gerçekliğe ulaşmak yerine muarızını hasım gibi görüp nefsini ortaya koyup tamamen yenmeye odaklanmaktadırlar. Ebu Hanife oğluna tartışmalardan kaçınmasını söylüyor. Oğlu da iyi de baba sende çok tartışıyordun diye cevap veriyor.
Ebu Hanife şunu söylüyor: “Bizim tartışmalarımızın amacı gerçeklere ulaşmaktı. Ama sizinki ise karşı tarafı yenmek için yapılmaktadır.” 3. Tartışmalarda hakaret ve küçümseme ifadesi kullanılmaktadır.
4. Tartışmanın sonucu yok ve kişiler birbirleriyle ya küsmekte veya birbirlerini tekfir etmektedirler.
5. Akidevi konular çok tartışılıyor. Halbuki sosyal medya ortamında bu konularla ilgili hiç bilgisi olmayan insanlar da var. Onlar iman bakımından şüpheye düşüyorlar, kimi kabul edeceklerini şaşırıyorlar. Bunun yerine herkese açık paylaşımda insanların zihnini ifsat edici konulara fazla dalmamak gerekir. Çok tartışmak isteniyorsa özel gruplar oluşturulup burada tartışılabilir. Daha önce tartışılmış ve sonuçlandırılmış konular yeniden tartışılacağına ilgili ling verilir. Kişinin buraya ekleyeceği, soracağı veya itiraz edeceği bir nokta varsa tekrar tartışma açılır.
6.Ayet ve hadisler havada uçmakta, ayet ve hadisler tokuşturulmaktadır. Halbuki bunun yerine bir alimin içtihadını esas alıp onun görüşü ortaya konulsa daha yararlı olur. Karşı taraf da o alimin görüşlerini öğrenmiş olur ve bu içtihada saygılı olur. Saygılı olmaz ise saygıya davet edilir…
7. Tartışmalar kavgaya, enaniyete ve gayri ilmi olmaya başlarsa terk etmek gerekir.
8. Tartışmalarda birbirimizden farklı fikirler öğrenmeye bakmalıyız. Rakip gördüğümüz veya fikirlerine katılmadığımız ekollerin delillerini ve bakış açılarını öğreniriz. Cevap vereceksek de kendimizi müçtehit gibi görüp yeniden hüküm çıkarmak yerine takip ettiğimiz ekol-mezhep-içtihat veya alimin görüşlerini ortaya dökmeliyiz.
9. Birbirimizin düşüncelerine, alimlerimizin içtihatlarına velevki katılmasak bile saygılı olmalıyız.
10. Ağır konuları burada değil, ilgili gruplarda devam etmeliyiz.
11. Horoz dövüşü yapar gibi tartışmamalıyız.
12. Müslümanın bir vakarı, ağırlığı olmalıdır. Tüm ekollerin alimleri bizimdir. Hiçbirisi kafir veya bizim düşmanımız değildir. Bunu her zaman kafamıza mıh gibi yazmalıyız. ihe
Müslümanlar tartışmıyorlar sadece konuşuyorlar ama kimse kimseyi dinlemiyor. O kadar yalnızlarki aslında kendilerini dinleyecek kimseyi bulamıyorlar.
Yakında insanlar psikolaglara/terapisyenlere saat başı para vererek kendilerini dinletmeye çalışırlarsa şaşmamak gerekir. Ama unutmasınlar ki onları her zaman dinleyen birisi vardır. Yeter ki onlar nasıl iletişim kuracaklarını bilsinler. ihe