Peygamberimizin kızı Zeyneb, kocası Ebul As’ın Müşrik olarak kalması üzerine onu terk edip Medine’ye hicret etti. Bir gün Ebul As, ticaret kervanı ile mallarını Şam’a satmaya götürürken Zeyd b. Harise’nin yönettiği Seriyye tarafından ele geçirilip Medine’ye getirildi. Ebul As’da esirler arasındaydı.
O da eski karısı Zeyneb’e sığınıp himaye talep etti. Zeyneb, Resulullah (sav)’in Mescidi Nebevi’de sabah namazını kıldıkları bir sırada Mescide gelip “Ebul As’ı himayeme aldım” diye seslendi.
Resulullah (sav) namazı bitirdiğinde ashaba
– Benim duyduklarımı siz de duydunuz mu?
– Evet Ya Resulellah
– Böyle bir şeyden haberim yoktu. Biz de onun himayesini kabul ediyoruz.
Diyerek hem Ebul As’ı serbest bıraktı ve hem de ona mallarını geri iade etti. Bunun üzerine Ebul As Müslüman oldu. Ebul As, Mekke’ye gidip malları sahiplerine verdikten sonra Medine’ye geldi.
Bu olay, aynı zamanda İslam’ın kadına verdiği değeri göstermektedir. Bir kadının himayesinin kabul edildiğini göstermektedir. Bu himaye kabulü Peygamber zamanında sadece onun kızına ait olmayıp başka kadınlar için de aynen uygulanmıştır. Mesela Mekke’nin fethi sırasında Ümmü Hani’nin kendisine sığınan Müşrik Kayınlarını himaye etmesi ve buna benzer bir çok olay…
İbrahim Halil ER