Da Vinci’nin şifresi
Da Vinci’nin en önemli özelliği bir çok bilimsel proje ve çizimler gerçekleştirmiş olmasıdır.
Bu çizimler aslında büyük keşiflerdi.
Fakat nedense bu çizimlerin yapılmış hali hiç bir şekilde gerçekleşmedi.
Bu durum bende şu soruya neden oldu.
Acaba bu buluşları gerçekleştiren başkaları mı vardı?
Yani da vinci zaten gerçekleşen bazı buluşları sadece çizdi mi?
Yani koca da vinci aslında o buluşların sahibi değil miydi?
Benim bu sorunun benzerini Fuat Sezgin de sormuş ve o Da Vinci’nin Müslüman bilim adamlarının eserlerini çizdiğini, bir nevi batıya aktarmaya çalıştığını, fakat engizisyon korkusu nedeniyle kaynağını açıklamadığını söylemiştir.
Aklın yolu bir…
Da Vinci’nin çalışmalarına baktığımızda el- Cezeri’nin izlerini görebilmekteyiz. Ebû’l İz El-Cezeri, İslam’ın Altın Çağında çalışmalar yapan Müslüman bilim adamı ve mühendistir. Sibernetiğin ilk adımlarını attığı ve ilk robotu yapıp çalıştırdığı kabul edilmektedir.
1136 yılında Cizre’nin Tor mahallesinde doğmuştur. Sibernetik alanın kurucusu kabul edilen, fizikçi, robot ve matrix ustası bilim adamı “İsmail Ebul İz Bin Rezzaz El-Cezeri” 1206’te Cizre’de vefat etti.
Lakabını yaşadığı şehirden alan El Cezeri, öğrenimini Camia Medresesi’nde tamamlayarak, fizik ve mekanik alanlarında yoğunlaştı ve pek çok ilke ve buluşa imza attı.
Batı literatüründe M.Ö. 300 yıllarında Yunan matematikçi Archytas tarafından buharla çalışan bir güvercin yapılmış olduğu belirtilse de, robotikle ilgili bilinen en eski yazılı kayıt, Cezeri’ye âittir.
Dünya bilim tarihi açısından bugünkü sibernetik ve robot biliminde çalışmalar yapan ilk bilim adamı olan Cezeri’nin yaptığı otomatik makineler günümüz mekanik ve sibernetik bilimlerinin temel taşlarını oluşturmaktadır. “Mekanik Hareketlerden Mühendislikte Faydalanmayı İçeren Kitap” (El Câmi-u’l Beyn’el İlmî ve El-Amelî’en Nâfi fî Sınâ’ati’l Hiyel, Arapça: بَيْنْ اَلْعِلْمِ وَالْعَمَلِ اَلنَّافِعْ فِي صِناعَةُ الْحِيَلْ) adlı eserinde ortaya koydu. 50’den fazla cihazın kullanım esaslarını, yararlanma olanaklarını çizimlerle gösterdiği bu olağanüstü kitapta Cezeri, tatbikata çevrilmeyen her teknik ilmin, doğru ile yanlış arasında kalacağını söyler. Bu kitabın özgün kopyası günümüze kadar ulaşamadıysa da, bilinen 15 kopyasından 10’u Avrupa’nın farklı müzelerinde, 5 tanesi Topkapı ve Süleymaniye kütüphanelerinde yer almaktadır.
ESERLERİ:
Kısaca Kitab-ül Hiyel adıyla bilinen eseri altı bölümden oluşur. Birinci bölümde binkam (su saati) ile finkanların (kandilli su saati) saat-ı müsteviye ve saat-ı zamaniye olarak nasıl yapılacağı hakkında on şekil; ikinci bölümde çeşitli kap kacakların yapılışı hakkında on şekil, üçüncü bölümde hacamat ve abdestle ilgili ibrik ve tasların yapılması hakkında on şekil; dördüncü bölümde havuzlar ve fıskiyeler ile müzik otomatları hakkında on şekil; beşinci bölümde çok derin olmayan bir kuyudan veya akan bir nehirden suyu yükselten aletler hakkında 5 şekil; 6. bölümde birbirine benzemeyen muhtelif şekillerin yapılışı hakkında 5 şekil yer alır.
Teorik çalışmalardan çok pratik ve el yordamıyla ampirik çalışmalar yapan Cezeri’nin kullandığı bir başka yöntem de yapacağı cihazların önceden kâğıttan maketlerini inşa edip geometri kurallarından yararlanmaktı. İlk hesap makinesinden asırlar önce aynı sistemle çalışan benzer bir mekanizmayı, geliştirdiği saatte kullanan Cezeri, sadece otomatik sistemler kurmakla kalmamış, otomatik olarak çalışan sistemler arasında denge kurmayı da başarmıştı.
Cezeri, otomatik kontrollü makinelerin ilki sayılan Jacquard’ın otomatik dokuma tezgâhından 600 yıl önce değişik haznelerdeki suyun seviyesine göre ne zaman su dökeceğine, ne zaman meyve ve içecek sunacağına karar veren otomatik hizmetçiyi geliştirdi.
Bazı makinelerinde hidro mekanik etkilerle denge kurma ve harekette bulunma sistemine yönelen Cezeri, bazılarında ise şamandıra ve palangalar arasında dişli çarklar kullanarak karşılıklı etkileme sistemini kurmaya çalıştı. Kendiliğinden çalışan otomatik sistemlerden sonra su gücü ve basınç etkisinden yararlanarak kendi kendine denge kuran ve ayarlama yapan dengeyi oluşturması, Cezeri’nin otomasyon konusundaki en önemli katkısıdır. Fizikçi ve mekanikçi Bediuzzaman El Cezeri’nin diğer bir eseri de Diyarbakır Ulu Camii’nin ünlü Güneş Saati’dir. (akitgazetesi)