- Bu konu 36 yanıt içerir, 1 izleyen vardır ve en son 3 ay 1 hafta önce İbrahim Halil ER tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
17 Nisan 2024: 18:14 #3399İbrahim Halil ERAnahtar yönetici
ANADOLU
Anadolu kelimesi Yunancadır. Yunanca “ANATOLİA” Kelimesinin bozulmuş ve Türkçeleşmiş halidir. Anlamı “Güneşin doğduğu yer”dir.
Yani o meşhur “Ana doldur” hikayesi bir efsanedir…
Bu hikaye bir efsane de olsa, Türklerin geldikleri topraklarla hemen uyum sağladıkları, eski isimleri kaldırmak yerine kendilerine uyarladıklarını göstermesi açısından da güzel bir örnek olmuştur.17 Nisan 2024: 18:19 #3402İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiUTANMAK
Utanmak kelimesinin orjinali “odanmak”tir.
Od eski turkcede ateş demektir.
Utanan kisilerin yuzleri ateslenip kizardigindan bu sekide isimlendirmisler.EK
Özel’den bir arkadaş bana tashih bilgisi gönderdi. Kendisine teşekkür ediyorum. Konunun farklı vechesinin de görülmesi ve kelimelerimizin etimolojisinin ne kadar zengin olduğunun anlaşılması için onun yorumunu/eleştirisini de ekliyorum.Maalesef yanlış bilgi. Utanmak sözünün kökeni uv- dur, uvut; utanmak, haya demektir. Anadolu Türkçesinde ‘v’ sesinin zamanla aradan kalkması ile ut- olarak söylene ve yazılagelmiştir. Kutadgu Bilig’de uvut, uvutluğ, uvutsuzluk şeklinde sıkça geçer. Bugün kullandığımız ufalamak, ufaklık, ovalamak vb kelimelerde aynı uv- köküne dayanır. Oysa ‘odanmak’ sözcüğü uyanmak anlamına gelir. Tükçede d/y dönüşümü sık rastlanan bir durumdur. Teyid için İ. Z. Eyüboğlu, ve T. Gülensoy etimolojik sözlüklere ve Kutadgu Bilig aktarımlarına bakılabilir.
Bu vesile ile İbrahim Halil Er beyefendinin sayfasına göz gezdirdim. Türkçe ile ilgilendiğini görüyorum fakat üzülerek belirtmeliyim ki kulaktan dolma bilgilerle paylaşımlar yapılmış. Misal vermek gerekirse ‘örnek’ kelimesinin Ermenice kökenli olduğunu söylüyor ki tamamen yanlış. Örnek sözü Kıpçak, Başkurt, Özbek, Kırım Tatar, Yeni Uygur ve diğer Türk lehçelerinde hala yaşamaktadır. R.R Arat ve Abdülkadir İnan gibi bilim adamları bu sözcüğün Türkçe olduklarını bilimsel olarak kanıtlamışlardır. Kuru bir Türkçecilik yapmak hevesinde değiliz, mesela irfan, edep ve haya gibi kelimelerde hangi dilden geldiğine bakılmaksızın bana göre bugün Türkçe kelimelerdir. Fakat kelimenin kökeni hakkında bilgi sunmak başka bir şey. Neyse maksadım İbrahim bey’i tahfif etmek değil, aksine dilimizle ilgilenmesini çok sevindirici buluyorum. Sadece kaynaklarını yeniden gözden geçirmesini tavsiye edebilirim. ihe17 Nisan 2024: 18:19 #3403İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiÖRNEK
Ermenice kökenli olup orjinali “Orinak”tır. ihe17 Nisan 2024: 20:00 #3467İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiSARA
Sara hastalığının adı neden hz. İbrahim’in eşi “Sara”dan alınmıştır? Sara hastalığının adı hz. İbrahim’in eşi “Sara” hanımdan mı alınmıştır? Neden hz. İbrahim’in eşinin ismini bir hastalığa verdik? Biraz düşünün 🙂17 Nisan 2024: 20:09 #3477İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiSezeryan
Sezeryan kelimesi Sezar’dan geliyor
Rivayete göre sezeryan adı Roma’nın ünlü imparatoru Jül Sezar’dan geliyor. Sezar milattan önce 100 yılında Roma’da dünyaya gelmişti.
Doktorlar normal doğumu gerçekleştirmeyi başaramamış, onu ancak annesinin karnını keserek dışarı çıkartabilmişlerdi. O yüzden adı “kesilip alınan” anlamında Ceasar konulmuştu. Yani Sezar…
Günümüzdeki sezaryenin doğru adıyla sezeryanın isim babası olarak biliniyor.19 Nisan 2024: 12:09 #3598İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiHijyen
KELİMELERİMİZE DİKKAT EDELİM
Günümüzde bir hijyen salgını başını alıp gittiği gibi, insanlar sağlığını korumak anlamına gelen kelime olarak da “Hijyen” kelimesini kullanmaktadır.
Peki bu kelimenin gerçek anlamını yani etimolojik anlamını biliyor muyuz?
Tabi ki her zaman olduğu gibi bilmiyoruz.
Hijyen; Yunan temizlik tanrıçasının adıdır.
Yani biz hijyen olalım derken, Yunan temizlik tanrıçasını anıyoruz.
Halbuki bunun yerine Hıfzıssıha kelimesini ya da sağlığı koruma kelimesini kullanabilirdik. Yani kültürümüz Afrika’nın yeni devletlerinden birisi mi ki kendi köklerimizden kavram türetemiyoruz.
Hijyen kelimesi bize her zaman olduğu gibi Fransa üzerinden gelmiştir. Ama Tanzimat ve Cumhuriyet dönemi aydınları Fransa’yı gözlerinde öyle bir büyütmüşler ki neredeyse onların pisliğinden bile bir hikmet arayacaklardı.
Bize düşen görev, bu tür kelimeler yerine kendi köklerimizden kelime kullanmaktır.I.halil er
19 Nisan 2024: 12:10 #3599İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiKelimelerin kökenleri 9
BACANAK
Türkçe kökenli bir kelimedir. Bacı’dan türemiş olup bacının kocası anlamına gelmektedir. Çağatay Türkçesinden geldiği de söylenmektedir. Nak ekinin kökeni belirsizdir. Yapım ekidir.19 Nisan 2024: 12:10 #3600İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiKelimelerin kökenleri 11
LAMBA
Yunan asıllı bir kelime olup ışık anlamına gelmektedir.19 Nisan 2024: 12:11 #3601İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiKelimelerin Kökenleri 12
SEHPA
Farsça kökenlidir.
Se- üç, Pa – ayak demektir. Yani üç ayaktan oluştuğundan üçayak anlamına gelen bu kelime kullanılmıştır. ihe1 Mayıs 2024: 13:39 #4101İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiSOBA
Macar kökenli bir kelimedir. Aslı Szoba’dır. Macarca’da “Ev içindeki hamam” anlamına gelmektedir. i.he1 Mayıs 2024: 13:43 #4103İbrahim Halil ERAnahtar yönetici-ALARIM
İtalyanca kökenlidir.
İtalyanca’da ‘alla arme’ ‘silah başına!’ demektir. Bu kelime bize ‘alarm’ olarak geçmiştir. i.h.e2 Mayıs 2024: 17:28 #4356İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiEmpati (Hemhal/İsar/Diğergamlık/Özgecilik)
Kendisini başkasının yerine koyma anlamına gelen empati’nin bizim kültürümüzdeki karşılığı isar/hemhal ve diğergamlıktır. Aslında bizdeki “isar” kelimesinin anlam zenginliği empatiden de yoğun olup “kardeşini,kensine tercih etmek” demektir.
Empati, Yunanca kökenli olup Fransızca “empathie”den geçmiştir. “Patia” hissetme anlamına gelmektedir. Empatiyi ilk kez “Rhetoric” adlı eserinde Aristo kullanmıştır. TDK bu kelime yerine “duygudaşlık” kullanmıştır.
Empati “başkasının yaşadığını içinde hissetme”, hemhal, “başkasının derdiyle dertlenmek, ona yardımcı olmak”, isar “din kardeşini kendisine tercih etmek”demekti.İbrahim halil er
2 Mayıs 2024: 19:38 #4387İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiKaşıkçı Elmasının İsminin Kökeni
Osmanlı Devletinin en önemli hazinelerinden olan 24 kıratlık büyük elmas aslında tesadüfen bulunmuştur.
Eğri kapı yakınlarındaki bir gübre yığını üzerinde fakir bir adam tarafından tesadüfen bulundu. Adam bulduğu şeyin değerinden habersiz olduğundan onu üç kaşıkla değiştirdi. İşte bu elmasa kaşıkçı elması denilmesinin nedeni de bu olay olmuştur.
Elmasın yeni alıcısı onu bir kuyumcuya satmak istedi. Kuyumcu onu ucuza kapmak için tartışınca anlaşmazlık çıktı ve olay kuyumcu reisine götürüldü. Kumuscu reisi onu bir kese altına aldı.
Olayı duyan veziri azam, bir ferman yayınlayarak elması alıp hazineye kattı.
Bu elmas, aslında Bizans hazinesinden kaybolmuş bir elmas olması güçlü olasılıktır. Bundan daha güzel ve pahalı olan ikinci elmas da Sultan ll. Mehmed zamanında bir çocuk tarafından Hayvansaray’da bulunmuştu. Bu elmas da Bizans imparatorlarının tacını süslemekteydi ve düşüp kaybolmuştu.
Hammer, Büyük Osmanlı Tarihi, Hikmet Neşriyat, İstanbul, c.6, s.336İbrahim halil er
5 Mayıs 2024: 14:02 #4521İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiKaşıkçı Elmasının İsminin Kökeni
Osmanlı Devletinin en önemli hazinelerinden olan 24 kıratlık büyük elmas aslında tesadüfen bulunmuştur.
Eğri kapı yakınlarındaki bir gübre yığını üzerinde fakir bir adam tarafından tesadüfen bulundu. Adam bulduğu şeyin değerinden habersiz olduğundan onu üç kaşıkla değiştirdi. İşte bu elmasa kaşıkçı elması denilmesinin nedeni de bu olay olmuştur.
Elmasın yeni alıcısı onu bir kuyumcuya satmak istedi. Kuyumcu onu ucuza kapmak için tartışınca anlaşmazlık çıktı ve olay kuyumcu reisine götürüldü. Kumuscu reisi onu bir kese altına aldı.
Olayı duyan veziri azam, bir ferman yayınlayarak elması alıp hazineye kattı.
Bu elmas, aslında Bizans hazinesinden kaybolmuş bir elmas olması güçlü olasılıktır. Bundan daha güzel ve pahalı olan ikinci elmas da Sultan ll. Mehmed zamanında bir çocuk tarafından Hayvansaray’da bulunmuştu. Bu elmas da Bizans imparatorlarının tacını süslemekteydi ve düşüp kaybolmuştu.
Hammer, Büyük Osmanlı Tarihi, Hikmet Neşriyat, İstanbul, c.6, s.33612 Mayıs 2024: 13:24 #4864İbrahim Halil ERAnahtar yöneticiDİKİZLEMEK
Bu kelimenin kökeni çok ilginç geldi. İlk kez ÇİNGENE kökenli bir Türkçeleşmiş kelime görüyorum. 🙂
‘Dikizlemek’ kelimesi Çingenece’den dilimize geçmiştir.
Çingenece’de Dikáva’ (bakmak) fiilinin ikinci tekil emir kipi çekimi ‘dikés’ ‘bak’ demektir. -
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.