12 thoughts on “İSLAM EĞİTİM FELSEFEMİZİN İLKELERİ

  1. İSLAM EĞİTİM FELSEFESİ -1
    Dünyada geçerli olan eğitim felsefesinde “iyi vatandaş yetiştirme” ilkesi bulunmaktadır. Bu aslında eski Yunanistan’dan gelen bir alışkanlıktır.
    Ayrıca, Fransız İhtilalinin yaydığı milliyetçilik ilkesinin de bir sonucudur.
    Bu felsefe aslında
    devletin yüceltildiği ve insanın devletin kulu olduğu çağdaş, modern çağın bir yaklaşımıdır.
    İyi vatandaş demek,
    Devlete iyi bir şekilde kul olmuş vatandaş demektir.
    Peki İslam’ın karşı görüşü nedir?
    İslam’ın karşı görüşü iyi insan yani “insanı kamil” yetiştirmektir.
    Eğitim felsefemize iyi insan yetiştirmeyi koymazsak
    her iyi vatandaş iyi bir nükleer bomba yaparak ülkesine hizmet eder.
    Ama iyi insan
    İnsanların iyiliği için çaba gösterir.
    İslam eğitim felsefesinin kilometre taşından birisidir “insanı kamil”
    İbrahim halil er

  2. İSLAM EĞİTİM FELSEFESİ İLKELERİ -2
    İslam eğitim felsefesi fıtrata uygun bir eğitim vermeyi amaçlar.
    İslam eğitim felsefesine göre her çocuk, birey
    ayrı bir fıtrata, yeteneğe ve psikolojiye sahiptir.
    Bu nedenle herkese aynı eğitim verilmez.
    Aynı eğitim tekniği uygulanmaz.
    Kişiye uyun eğitim verilir.
    Kişiye uygun eğitim tekniği uygulanır.
    Demek ki ikinci önemli ilkemiz
    “Fıtrata uygunluk” kavramıdır.
    İbrahim halil er

  3. İSLAM EĞİTİM FELSEFESİ İLKELERİ 3
    İnsan psikolojisi, ruhi ve kalbi durumu sabit değildir.
    İnsan, sürekli değişken bir haldedir.
    Bir günü bir gününe
    hatta bir saati bir saatine uymaz.
    İnsanın bu değişken ve esnek durumu
    aslında eğitimci için büyük bir fırsatı barındırır.
    Eğitimci insanın bu değişken yapısı sayesinde eğitimde ilerlemeyi sağlar.
    Yeni konulara geçmeye zemin hazırlamış olur.
    Psikolojik uygunluk ve değişkenlik sayesinde eğitimde bir dinamizim oluşur.
    İbrahim halil er

  4. İSLAM EĞİTİM FELSEFEMİZİN İLKELERİ -4
    Eğitim de hedef ve amaçlar vardır islam eğitim felsefesinde…
    Halbuki günümüz modern eğitimde eğiteme başlayan öğrenciye bir amaç, hedef verilmez.
    Çocuk neyi niçin okuduğunu bilmeden okur, okur…okur…
    Bunun sonu yoktur.
    En fazla verdikleri amaç, hedef “büyüyünce ne olacaksın” kelimesinde gizlidir.
    Yani oku… meslek sahibi ol…
    Halbuki eğitimin başına hedefi koymazsanız eğitimde yalpalanma olur.
    Bıkkınlık oluşur…
    Ayrıca hedefi koyduğunuzda sadece hedefinize odaklanırsınız.
    Hedefiniz dışındaki konularda eğitim almazsınız.
    Bu da size hem zaman kazandırır ve hem de öğrenmenizi hızlandırmış olur.
    Demek ki eğitimde hedef/gaye/amaç olmalıdır.

  5. İSLAM EĞİTİM FELSEFESİ İLKELERİMİZ -5
    İslamda eğitim belli bir yaşla sınırlı değildir.
    İslamda eğitim hayatımızın doğumundan ölümüne dek sürmektedir.
    Yani “beşikten mezara kadar” düsturu egemendir.
    Bu da eğitimin okulla da sınırlı kalmadığını göstermektedir.
    Ayrıca eğitimin belli bir yaşla da sınırlı olmadığını göstermektedir.
    Eğitim, her yaşta ve
    öğrenci ile öğretmenin olduğu her ortamda olur.
    eğitim için sadece iki unsur yeterli : “öğretmen ve öğrenci”
    Böylece hayatımızın ölümüne kadarki süreçte sürekli eğitim görürüz.
    Hatta bazen roller değişir. Öğrenci iken öğreten, öğreten iken öğrenci olabiliriz.
    Öğrenme ve öğretme iç içe girebilir..
    Tekrarlarsak eğitim için
    1. yaş sınırı yok…
    2. Ölüme kadar süren bir yolculuk
    3. Her an yeni bir şeyler öğrenme arayışında bulunuruz.
    4. Her zaman bildiklerimizi bilmeyene öğretme sorumluluğuyla öğretme yükümlülüğünü de tüm topluma yüklemiş oluruz.

  6. Dünyada geçerli olan eğitim felsefesinde “iyi vatandaş yetiştirme” ilkesi bulunmaktadır. Bu aslında eski Yunanistan’dan gelen bir alışkanlıktır. Ayrıca, Fransız İhtilalinin yaydığı milliyetçilik ilkesinin de bir sonucudur.
    Bu felsefe aslında devletin yüceltildiği ve insanın devletin kulu olduğu çağdaş, modern çağın bir yaklaşımıdır. İyi vatandaş demek, Devlete iyi bir şekilde kul olmuş vatandaş demektir.
    Peki, İslam’ın karşı görüşü nedir?
    İslam’ın karşı görüşü iyi insan yani “insanı kâmil” yetiştirmektir. Eğitim felsefemize iyi insan yetiştirmeyi koymazsak, her iyi vatandaş iyi bir nükleer bomba yaparak ülkesine hizmet eder.

  7. İlahiyat fakültelerinde yoğun bir felsefe dersinin verilmesini savununlar,
    aynı şekilde felsefe, sosyoloji, hukuk ve psikoloji fakültelerinde dini derslerin (fıkıh, islam tarihi, kelam, akaid) verilmesini hiç gündeme getirmezler.
    Mesela Felsefe bölümlerinde islam felsefesi diye kısır bir ders verilirken bunu kelam (ontoloji), tasavvuf (etik) vb… şeklinde sınıflandırarak ve nüfuz ederek verilmez.
    Hukuk fakültelerinde islam hukuku miş gibi verilirken koca bir müktesebat ve usul yok farz edilir. Tarih bölümlerinde bile islam tarihi, siyer, mezhepler tarihi bir dönemde geçiştirilir… Zaten mezhepler tarihi de verilmez… Edebiyat Fakültelerinde İslam edebiyatı diye bir ders yoktur bile… Psikoloji bölümünde tasavvuf ve nefsin katmanları anlatılmaz. Halbuki ilk psikologlar mutasavvıflardı…
    Yani bizi biz yapan değerleri diğer bilim dalları içinde öğretmiyoruz bile… Peki nasıl geçmiş ile geleceği; doğu ile batıyı harmanlayan bir bilim öğreteceğiz? Doğu ve Batı’yı, Kendi Medeniyetimizi ve Moderniteyi bilen insanlar nasıl yetiştireceğiz?
    Bilim adamı yetiştiriyoruz tarihinden, dininden, kültüründen habersiz…
    Onlar, her şeyden anlayan bir din adamı modelini isterken, diğer sosyal branşlarda seküler/dinsiz bir anlayışı savunduklarının farkında bile değiller. ihe

  8. İslam Eğitim Felsefesi 8
    Eğitimde temel prensip kolaylaştırmaktır. Bir şeyin kolayı varsa onu tercih etmek ve hatta zor olanı bile kolay bir şekilde sunmaktır.
    Resulullah (sav) “kolaylaştırın zorlaştırmayın” diyerek bu ana ilkeyi vurgulamıştır.
    Halbuki günümüzde eğitim o kadar karmaşık ve içinden çıkılmaz bir hale getirilmiş ki, insanlar bir ömür boyu kendilerine hiçbir yararı olmayacak bilgileri öğrenmekle zamanlarını tüketir olmuşlardır.
    Bunun yerine, amaca odaklı bilgileri tespit edip sadece ona yönelik çalışılsa ve bu bilgiler de sade, anlaşılır bir şekilde verilse insanlar daha başarılı olacakları gibi, tek bir hedefe odaklanır ve kalan geniş zamanlarında bu hedefi gerçekleştirmek için mücadele ederlerdi.
    İnsanlar, eğitim görmekten, okumaktan yaşayacak, mücadele edecek ve bunu uygulayacak zaman, zemin bulamamaktadır…

    ibrahim halil er

  9. Eğitimde verilen her bilgi bir faydaya binaen verilmelidir.
    Faydasız ilimden Allah’a sığınırım demiştir nebi

    Buda eğitimde verilecek bilginin talebeye faydası olup olmadığının düşünülmesi gerektiğini göstermektedir.
    Sırf avrupa istiyor diye çocukları kitap yüklü …. merkeplere dönüştürmek ilim ve eğitim değildir.
    Kişiye faydası olmayacak bilgilerin verilmesi zihnini yorar, zamanını kaybettirir.
    İlerde lazım olur diye bilgi öğretilmez.
    İlerde lazım olursa ilerde öğrenir.
    önce acil, olmazsa olmazların öğrenmesi gerekir.
    Herkesin herşeyi bilmesi gerekmez.
    Herkesin herşeyi bildiği yerde ilim olmaz, saygı olmaz.

    O halde temel dusturumuz “fayda” olmalıdır.
    Faydasız bilgileri çocuktan uzak tutmalıyı…

    İbrahim halil er

  10. Eğitimin ahlaki boyutu da vardır.
    Eğitimci için ahlaklı olması gerektiği gibi
    eğitim görenin de ahlaklı olması gerekir.

    Ayrıca, eğitimin başına önce ahlakı koyar.
    Çünkü ahlakı yani edebi yani terbiyeyi kendisine şiar edinmemiş olan parlak beyinler gider nükleer bomba yapar.
    insanların iyiliği için değil yok olması için, ifsadı için mücadele eder.

    “Ben güzel ahlakı tamamlamak için geldim” der nebi..
    O halde güzel ahlakı tamamlamak için biz de eğitimime onu koymalıyız.

    İlim öğrenilmeden önce edep öğrenilmelidir.
    Edepten yoksun bir eğitim, başarsız bir eğitim olur.
    saygının olmadığı bir ortamda eğitim olmaz.
    Öğrenci hocasını, hocası öğrencisini saydığında
    orada feyiz ve bereket olur…

    İbrahim halil er

  11. İSLAM EĞİTİM FELSEFEMİZİN İLKELERİ -6

    Eğitim de hedef ve amaçlar vardır islam eğitim felsefesinde…

    Halbuki günümüz modern eğitimde eğiteme başlayan öğrenciye bir amaç, hedef verilmez.
    Çocuk neyi niçin okuduğunu bilmeden okur, okur…okur…
    Bunun sonu yoktur.
    En fazla verdikleri amaç, hedef “büyüyünce ne olacaksın” kelimesinde gizlidir.
    Yani oku… meslek sahibi ol…

    Halbuki eğitimin başına hedefi koymazsanız eğitimde yalpalanma olur.
    Bıkkınlık oluşur…

    Ayrıca hedefi koyduğunuzda sadece hedefinize odaklanırsınız.
    Hedefiniz dışındaki konularda eğitim almazsınız.
    Bu da size hem zaman kazandırır ve hem de öğrenmenizi hızlandırmış olur.

    Demek ki eğitimde hedef/gaye/amaç olmalıdır. ihe

  12. İSLAM EĞİTİM FELSEFESİ İLKELERİMİZ -7

    İslamda eğitim belli bir yaşla sınırlı değildir.
    İslamda eğitim hayatımızın doğumundan ölümüne dek sürmektedir.
    Yani “beşikten mezara kadar” düsturu egemendir.

    Bu da eğitimin okulla da sınırlı kalmadığını göstermektedir.
    Ayrıca eğitimin belli bir yaşla da sınırlı olmadığını göstermektedir.

    Eğitim, her yaşta ve
    öğrenci ile öğretmenin olduğu her ortamda olur.
    eğitim için sadece iki unsur yeterli : “öğretmen ve öğrenci”

    Böylece hayatımızın ölümüne kadarki süreçte sürekli eğitim görürüz.

    Hatta bazen roller değişir. Öğrenci iken öğreten, öğreten iken öğrenci olabiliriz.

    Öğrenme ve öğretme iç içe girebilir..

    Tekrarlarsak eğitim için
    1. yaş sınırı yok…
    2. Ölüme kadar süren bir yolculuk
    3. Her an yeni bir şeyler öğrenme arayışında bulunuruz.
    4. Her zaman bildiklerimizi bilmeyene öğretme sorumluluğuyla öğretme yükümlülüğünü de tüm topluma yüklemiş oluruz. ihe

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir