Suriyelilere Türk vatandaşlığının verilmesi tartışmasından sonra internette İlber Ortaylı’nın capsları dolaşıyor. Bu capsların ne kadarı üstada ait onu da bilmiyorum ama önemli olan insanlarda oluşan algı. Eğer bu görüşlere katılmıyorsa buna karşı itiraz etmeli ve dava açmalıdır. Bunlar yapılmıyorsa zımmen iştirak ediyor demektir. “Savaştan kaçmış bir millete, tarihini savaş ve kanla yazan bir milletin vatandaşlığı verilmez” denilmektedir.
Öncelikle bu sözü kim söylemiş? Peki bunu söyleyen Ortaylı nereli? Kırımlı… ülkesi işgal altında olan ve bunun için savaşmayıp Türkiye’ye kaçan bir ailenin çocuğu… 21 Mayıs 1947 tarihinde Avusturya’nın Bregenz şehrinde Kırım Tatarı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. İki yaşındayken ailesiyle birlikte Türkiye’ye göç etti. Yani hamasat ve kahramanlık duyarı kasan kişinin aile tarihi bu… göçmen ve ülkesini bırakıp kaçan…
Şimdi gelelim iddialara ki neresini düzeltelim:
1. Suriyeliler savaştan kaçmadı, katliamdan kaçtı. Kim orada savaşıyor belli değil…
2. Türkler gerçekten savaştan kaçmadılar mı? vatanlarını terk etmediler mi? bunu bir tartışalım. Biliyorum bu yazı milliyetçi arkadaşları tahrik edecek ve düşünce konforluklarını ve ezberini bozacak. Ama gerçekleri anlatmak lazım ki bu hindi gibi kasılmaları bozalım… Türklerin ana vatanı neresi? İlkokuldan beri öğretilen bilgiye göre Orta Asya, peki şu anda nerdeler?
Peki neden terk ettiler? Çin baskısı ve kıtlık falan filan…. Demek ki Türkler de vatanlarını savaşmadan terk ettiler.
Nereye geldiler? Ön Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Doğu Avrupa.
Peki şimdi neredeler?
Hani B. Selçukların aldığı horasan, İran, ırak… Hani kahramanlıklarını anlatmaktan yorulmadığımız Atilla’nın devleti olan Avrupa hun devleti? nasıl dağıldı? Atilla niye Roma’yı almadı? Demek ki oraları da terk ettiler.
Suriye de zamanında alındı ama şimdi yoklar… orayı da terk ettiler.
Balkanlar alındı ve orası da savaşlardan sonra terk edildi…
Demek ki savaşmadan ya da yenildiklerinden terk ettiler…
Osmanlı kırım ve viyana önlerine kadar olan yerleri aldı.. Şimdi yok.. Hatta Kırım Türkleri bile dağıldı…
1878 yılından sonra Kafkaslar da boşaltıldı hepsi kaçtı Anadolu’ya geldiler (bizim dedelerimizden anne tarafı da oradan kaçıp Anadolu’ya geldiler. Yani bu benim de tarihim. kimse bizi farklı tarafa çekip de ırkçı saldırı yapmasın. kimse bizi Türk düşmanlığıyla suçlayamaz yani… sadece tarihsel gerçeklere uyanın.)
En son misakı milli sınırları ve batı Trakya vardı… Ne oldu? Lozan’da savaşmadan teslim ettik… On iki ada (aslında gerçekte on iki ada değil 400 den fazla ada) ne oldu? Savaşmadan terk ettik.. Kıbrıs ne oldu? Yarısını savaşmadan terk ettik. Kalan yarısını anna planı çerçevesinde terk ettik…. Peki Batum’u ve Musul’u nasıl terk ettik? Orası da batan değil miydi. Eğer Batum’u Rusların korkusundan Gürcülere vermeseydik bugün onlar da Suriyelileri istemez miydi.
Türklerin çoğu Rus ve Çin egemenliği altında ve bizzat bu iddiada bulunan yazarın anavatanı da işgal altında. Uygur Türkleri, nasıl Çine bağlandı. Orta Asya’daki Türki cumhuriyetleri nasıl Rusya’ya bağlandı. Türk deyince sadece oğuz kökenli Anadolu Türkleri akla gelmemeli.
Demek ki her milletin yükseliş ve düşüşü olur. Savaşlar da her millet yenilebilir ve yurdunu terk edebilir. Göçmen olabilir.
Acaba Türkiye’de yasayan insanların çoğunun yüz yıl önceki ataları neredeydi. Anadolu’da miydi? Bu devletin kurucuları bile buralı değil göçmen.
NE OLDUNUZ?
Sadece Suriyeliler terk etmiyor yurtlarını biz de terk ettik. 100 yıl önce Suriye’yi İngiliz korkusundan arkamıza bakmadan terk ettik üstelik 100 önce orası da bizim vatan toprağımızdı ve atalarımız orası için can veriyordu. Benim dedem de Yemen’de çarpıştı. Vatan değilse neden?
Suriyeliler de bizim toprağımızda can verdiler. İnanmayanlar Çanakkale’deki mezar taşlarını okusunlar.
Küçük yaşayıp, küçük düşünüp Anadolu’nun dışına kafayı uzatmayan ve dünyayı hatta Türk dünyasını sadece Anadolu’dan ibaret gören küçük insanlar olmayalım. İmparatorluk mefkuresi ile bakalım. Batı karşısında aşağılık kompleksine sahip aydın ve tarihçilere değil, gönlümüzün sesine kulak verelim.
İbrahim Halil ER
Tem 07, 2018 12:18:20pm güncellendi
