Eğil’deki peygamber mezarları ziyaretinden döndüğümüzde konuyu kendi aramızda konuşmaya devam ettik.
Eşim, Zülkifl ve Elyesa Peygamberlerin hangi kavme geldiğini sorduğunda espiri yaptım ve zazalara geldiğini bunların zaza peygamberler olduğunu söyledim… Fakat kitabede İbranilere geldiğini yazıyordu… Ben de Yahudiler, tüm peygamberleri Yahudi yapmaktadırlar ama gerçekte bu coğrafyada Yahudi değil Zazalar vardı dedim…
Her ne kadar espiri yapmış olsam da aklıma takıldı… Çünkü zaten Yahudi ve İbrani diye bir millet yoktu.onlarin hepsi Aramiydi. Yahudilik bir dindi ve Hz. İbrahim’de bu coğrafyada yaşamıştı. Dolayısıyla Kürt ve Zaza tezimin de hiç yabana atılacak bir tez olmadığını düşündüm… Sonuçta benim için milliyeti değil onun Allah’ın elçisi olması önemliydi ama yine de bu zor coğrafyada olmaları anlamlıydı. Üstelik bölge insanlığın ilk şehir yerleşmesinin olduğu Çayönü’ne 20 km mesafedeydi… Yani her ne kadar şimdi geri kalmış/bırakılmış olsa da insanlık tarihinde önemli bir yere sahipti…
Eğil’deki Peygamberler
Diyarbakır’in Eğil ilçesine Zülkifil ve Elyesa (AS) Peygamberlerin mezarlarını ziyaret etmek için gittik.
Aslında yıllardır Eğil’den geçiyordum ve bu peygamberlerin mezarlarının olduğunu belirten tabelaları görüyordum ama hep bunlar uydurma şeyler diyerek gitmiyordum… Fakat yaptığım araştırmalar sonucu orada oldukları konusunda yakin hasıl olunca gitmeye karar verdim.
Gerçekten de iyi ki gitmişim ve ülkemizin topraklarında medfun olan Peygamberleri ziyaret etmiş oldum… Ortamın manevi havası beni sardı. Mezarın başına geldiğimde orada gerçekten bir Peygamber olduğunu anladım… Çünkü ayakta dururken üstüme bir ağırlık çöktü ve yere çömeldim… istemsiz olarak gözlerimden yaşlar aktı… Oturup hüngür hüngür ağladım… Kur’an okudum dua ettim… Bu duyguyu sadece Peygamberimizin Mezarını ziyaret ettiğimde yaşamıştım…
O zaman anladım ki burada gerçek peygamber mezarıları vardı… onlarla tanışmaktan büyük mutluluk duydum…
Zülkifl (Arapça: ذو الكفل, İbranice: יחזקאל Ezekiel), Kur’an’da adı geçen peygamberlerden birisidir.
Kur’an’da Enbiyâ ve Sâd Surelerinde kendisinden bahsedilmektedir: “İsmâil, İdris ve Zülkifl, hepsi sabredenlerdendi. Onları rahmetimize soktuk. Şüphesiz onlar salih olanlardandı” (Enbiya, 85 ve 86).
“Kuvvetli ve basiretli kullarımız İbrahim’i, İshâk’ı ve Yâkub’u da an. Biz onları ahiret yurdunu düşünme özelliğiyle temizleyip, kendimize halis (kul) yaptık. Onlar bizim yanımızda seçkinlerden, hayırlılardandır. İsmâil’i, Elyesâ’i, Zülkifl’i de an. Hepsi de iyilerdendir” (Sad, 38/45, 46, 47, 48).
Zülkifl’in peygamber olmadığını söyleyenler olmuşsa da, İslam bilginlerinin çoğunluğuna göre peygamberdir ve geçerli olan görüş de budur. Ayette geçen “Zülkifl”, peygamberin adı mı lâkabı mıdır konusu tartışmalıdır. Zülkifl “nasip ve kısmet sahibi” anlamına gelir. Fakat burada dünyaya ait zenginliği değil, peygamberin üstün kişiliğini ve ahiretteki derecesini kastetmek için kullanılmıştır. Onun gerçek adı hakkında çok farklı rivayetler vardır.
Elyesa (Arapça: اليسع Al-Yas’a) İslam ve Yahudilerce peygamber kabul edilmektedirler. Elyesa, Kur’an’da adı geçen peygamberlerdendir. İlyas Peygamber’den sonra gelir.
Eski Ahit’te Elişa ismiyle anılan Elyesa’nın mezar ve türbesinin Zülkifl Peygamber ile Diyarbakır’ın Eğil ilçesindedir. Diyarbakır salnamrleti ve eski kaynaklar da bunu doğrulamaktadır.
İbrahim Halil ER
Veli Özer
Hocam eski naaşları başka yerdeydi. Barajdan dolayı yerleri değişti. Bizzat naaşlarının naklinde bulunan oranın eski bekçisi bir amcayla görüştüm. Eski mezarları kazınca Peygamberlerin yüzlerini açmadan ellerini öpüp ziyaret etmişler. Vücutları hiç bozulmamış
Mir Yılmaz Tunc Ay
Kürt ve zaza?
Ibrahim Halil Er
meramimizi anlatmak için vardır kelimeler. Gereksiz tarihi ve etimolojik tartışmalara girmenin faydası yok..
Hasan Serefoglu
Üstad sizde devletin resmî tezine sarılıp zaza diyorsunuz. O topraklar 5000 yıldır Türklerin ve İran’ların Kürdistan Arapların Biladıl Ekrad dediği topraklardır. Dimmili Kürdlerinin yaşadığı bir bölgedir Eğil
Urungu Okan
Hasan Serefoglu ne dediğiniz tam anlaşılmıyor, neye itiraz ettiğiniz..
5000 yıllık kürt tarihi mi anlaşılacak..
Gerçekten devletimiz korkularını bırakıp, “kürt araştırma enstitüsü kurması gerekiyor. Meydan masalcılara kalınca, (başta fransız kürt enstitüsü) uydurup duruyorlar. Kürt ata beğendirmeye ve kurgulamaya devam ediyorlar..
Ibrahim Halil Er
Hasan Serefoglu üstat bu bir gezi notu ilmi bir araştırma veya makale değil. Ne kast ettiğinizi anlıyorum ama biraz rahat olalım… Resmi tarihciden kastım tarih öğretmeniyim.
Mesut Polat
İbrahim hocam o iki mezarın gerçekten peygamber kabirleri olduğuna dair ilmi bir şeyler yazarsınız diye bekledim fakat siz hislerinizi, üzerinize çöken ağırlığı ve duygularınızdan mütevellid oranın gerçekten bu iki peygamber efendilerimize ait olduğunu söylüyorsunuz.. yani yakininize dair başka bir şey koymadınız ortaya..
Yapılan espriden sonra kafanıza takılan bir şeylere de ipucu diye tutundunuz..
Vallaha hakkınızı helal edin.. ben çok güldüm okurken
O değil de şimdi sizinle demli bir çay eşliğinde bu mevzuları konuşmayı gerçekten çok isterdim..
Selamlar hürmetler hocam
Ibrahim Halil Er
Mesut Polat bu bir gezi notu, ilmi bir araştırma veya makale değil…
Kamil Balcı
Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Ali Seyyidina Muhammed.