Türk milletini pasifize etmek isteyen güçler onların lider eksenli psikolojilerini bildiklerinden kendilerine muhalif lider çıkmasını hep önlemişlerdir. Onlar biliyor ki iyi bir lider komutasında Türkler tekrar Viyana önlerinden (mecaz anlamda) soluğu alırlar. Bu Türk milletinin hep en güçlü yöne ve hem de en zayıf yönüdür.
Lider etrafından örgütlenebilme becerisi Türklerin tarih boyunca egemenlik altına alınmasını engellemiştir. Günümüz İslam dünyası perspektifinde bakıldığında bile Türk milleti islam dünyasını sürükleme potansiyeline sahiptir. Onun tek bir şeye ihtiyacı var kendisinden olan güçlü bir lider. O oldu mu her şey çözülür. Ama diğer İslam milletlerin toparlanması bu nedenle daha zordur.
Bu Türklerin aynı zamanda en zayıf yönüdür dedik onun nedeni de Türkleri yok etmek, pasifize etmek, içe dönmelerini sağalmak, iktidar kavgalarıyla uğraşmalarına yönlendirmek için lideri yok etmek yeterlidir.
Osmanlı’nın gücü hep potansiyel bir lideri hazırda bekletti ve oluşabilecek kardeş kavgasını da kardeş katli kanunnamesi ile çözdü.
Türkler açısından sevindirici olan gelişme de şudur ki liderler bunalımlı ortamlarda ortaya çıkarlar. Bunalımlar bir doğum sancısıdır. Mehdi bile Deccal’dan sonra ortaya çıkmıyor mu?
İbrahim Halil ER